22 Haziran 2025 Pazar

ölmekten korkuyordu bir adam

ölmekten korkuyordu bir adam

sıtmadan yahut zatürreden

bir hastanede son bulacaktı hayatı

sirozdan yahut kanserden

 

belki bir kene ısırığı

belki bir uçak kazası

yahut patlamamış bir mayın

sınırları dolaşırken

 

hayat denilen şey ne vahşi

sürüp gider ölümden sonra bile

ölüm acımasız bir o kadar

aldırışsız çeker kılıcını

 

son günlerde sigarayı arttırdım

karamsar şeyler düşünüyorum

kızını sevmeyen bir babayı

yahut sevilmemiş kızınca

ne kadar çirkin bir hayat

boşa harcanmış ömür

 

ölümün mağarasında kapkara bir değnek

kendini var ederek kendinden başka

erteliyorum ölümle randevumu

ne gelir elimden başka

Suruç’a Ağıt

Temmuzun yirmisinde kabristanlar dipdiri genç ölülerin cesetleriyle dağlanmış bir ülkenin ovaları görmek konuşmak düşünmek söylemek yasa...